Alternatif bir tüketim olarak lanse edilse de artık günümüzde bir zaruret haline geldi..
Önceleri modern şehirlerde kimse tarafından rağbet görmeyen ve hatta kabul görmeyen ekolojik yaşama, günümüz itibariyle tam tersi bir anlayışla bakılmaktadır.
Türkiye, dünya geneline bakıldığında ekolojik üretim konusunda diğer ülkelere oranla geride kalmış sayılsa da, kendi sırları içerisinde ekolojik tarım ve üretim adına çok yollar kat etmiş ve ekolojik pazarlarda yükselişini göstermiştir.
Ülkemiz ekolojik ürünlerin büyük bir çoğunluğunu ihraç etmekte, bu durum Türk insanını sağlıklı beslenmeden mahrum bırakmaktadır.
Yeterli üretim desteği görmeyen ve bu sebeple yurtiçi ve yurtdışı yeterli bir kaynak olamayan ekolojik tarımda, gereken miktarda üretim sağlanamadığı için pahalı bir piyasada halka satışa sunulmaktadır.
Ekolojik tarım ve üretime gereken desteğin verilmesi ile sağlığımızı tehlikeye atan kimyasallarla yetiştirilen ürünlerin hayatımızdan çıkarılması sağlanacaktır. Ekolojik yaşam için bizlere düşen görevler arasında;
Portakal – limon hariç bitkisel organik atıklar gübre olarak kullanılabilir.
Alışverişlerde eskiden olduğu gibi bez veya fileler kullanılabilir.
Kullanılan naylon poşetler çöpe atılırken gıdalarla birlikte atılmamalıdır.
Elektronik aletlerin fişlerini prizde bırakmayın. Siz kapalı sansanız da aslında elektrik harcamaktadırlar.
Saksılarda yetiştirilebilinecek maydanoz, dereotu gibi bitkileri kendiniz yetiştiriniz.
Sifon içerisine yerleştireceğiniz bir pet şişe ile her sifon çekişinizde 1 şişe su tasarruf etmiş olacaksınız.
Sağlığı ciddi şekilde tehdit eden temizlik ürünleri yerine doğal ürünleri tercih ediniz.